Manisa’nın doğusunda, Ege ile İç Anadolu arasında adeta kültürel bir köprü olan Kula, tarihi dokusu ve benzersiz jeolojik oluşumlarıyla son yıllarda adını sıkça duyuruyor. Dar sokaklarında tarihin izlerini sürmek, lav tepelerinde doğanın gücünü hissetmek ya da Osmanlı mimarisiyle süslenmiş evlerde geçmişe kısa bir yolculuk yapmak isteyenler için Kula, ideal bir rota.
1. Kula Volkanik Jeoparkı
Türkiye’nin ilk ve tek Avrupa ve UNESCO tescilli jeoparkı olan Kula Volkanik Jeoparkı, bölgenin simgesi konumunda.
– Yaklaşık 80 bin yıl önce meydana gelen volkanik patlamaların oluşturduğu lav akıntıları, kraterler ve bazalt oluşumları burada hâlâ korunuyor.
– Jeolojik yürüyüş parkurları ve bilgilendirme panolarıyla hem öğretici hem de görsel bir deneyim sunuyor.
– Özellikle “Yanık Ülke” olarak bilinen lav sahaları, doğa fotoğrafçıları için eşsiz bir alan.
2. Kula Tarihi Evleri
Kula merkezindeki Osmanlı dönemi evleri, tipik Türk mimarisinin Ege yorumu olarak öne çıkar.
– Cumbalı, işlemeli, iki katlı evler; taş ve ahşabın uyumuyla inşa edilmiş.
– Bugün restore edilerek bazıları müze, kafe veya konuk evi olarak kullanılıyor.
– Sokak sokak gezip her bir yapının fotoğrafını çekmek isteyenler için tam bir görsel şölen.
3. Emir Sultan Camii ve Külliyesi
İlçenin manevi yapılarından biri olan Emir Sultan Camii, 16. yüzyılda inşa edilmiş ve dönemin klasik Osmanlı mimarisiyle bezeli.
– Caminin çevresinde yer alan külliye kalıntıları da zamanında eğitim ve sosyal yaşam merkezi olarak işlev görmüş.
– Huzur veren avlusu ve taş detaylı mimarisiyle görülmeye değer.
4. Peribacaları ve Lav Konileri
Nevşehir kadar bilinmese de Kula’da da kendine has peribacaları ve lav konileri bulunur.
– Özellikle Divlit Yanardağı çevresi, yürüyüş yapmak ve doğa gözlemi için idealdir.
– Bu bölgede kamp kurulabilir, sessiz bir doğa deneyimi yaşanabilir.
5. Kula Kent Müzesi
Kula’nın tarihini, kültürünü ve geleneksel yaşam tarzını görmek isteyenler için Kula Kent Müzesi mutlaka uğranmalı.
– Müzede geleneksel kıyafetler, günlük yaşam eşyaları, fotoğraflar ve belgeler sergileniyor.
– Küçük ama etkileyici koleksiyonuyla ziyaretçilerini zamanda yolculuğa çıkarıyor.
6. Sandal Divlit Yanardağı
Aktif olmayan bu yanardağ, Kula'nın en etkileyici doğal oluşumlarından biridir.
– Zirvesine yürüyüş yapılabilir, lav taşları yakından incelenebilir.
– Gün doğumu ya da gün batımı saatlerinde eşsiz bir manzara sunar.
7. Eski Kula Çarşısı ve Bakırcılar
Tarihi çarşı, Kula kültürünün yaşayan yüzü.
– Esnafla sohbet etmek, el yapımı bakır eşyalar, yöresel ürünler ve geleneksel tatlılardan almak mümkün.
– Özellikle “kabak tatlısı” ve “ev yapımı erişte” gibi yerel lezzetler denenmeli.
8. Yazılı Kaya Anıtı (Kolosai Antik Kenti)
Kula'nın kırsalında yer alan Yazılı Kaya, Lidya dönemine ait bir antik yerleşim yeri olan Kolosai kalıntılarını barındırır.
– Üzerinde antik dönem yazıları ve figürleri olan taş bloklar hâlâ ayakta.
– Arkeoloji ve tarih meraklıları için keşfedilmeyi bekleyen bir yer.
9. Saklıkent Şelalesi ve Doğa Alanları
Kula’ya bağlı bazı köylerde gizli doğa güzellikleri mevcut.
– Saklıkent Şelalesi, serinlemek, piknik yapmak ve yürüyüş yapmak için ideal.
– Çevrede organik ürünler satan köy pazarları da bulunuyor.
10. Lav Yolu Yürüyüşü
Yeni turizm projelerinden biri olan Lav Yolu, lavların ortasında belirlenen yürüyüş rotalarıyla doğayla iç içe bir deneyim sunuyor.
– Hem bireysel gezginler hem de gruplar için uygun.
– Yaz aylarında sabah veya akşam yürüyüşleri öneriliyor.
Kula, Manisa’nın en özel ilçelerinden biri olarak hem doğal güzellikleri hem de tarihî zenginliğiyle öne çıkıyor. Lav tepeleri, Osmanlı evleri, antik kalıntıları ve kültürel dokusuyla kısa bir hafta sonu kaçamağı için bile çok şey vadediyor. Yolun Manisa’ya düşerse, Kula’ya uğramadan geçme.
