Bayraktar, Avusturya'nın başkenti Viyana'da düzenlenen 9. OPEC Uluslararası Semineri'ne katılarak, "Petrol Piyasaları: Enerji Güvenliği, Büyüme ve Refah" başlıklı panele konuşmacı olarak katılım sağladı. Bu önemli panelde Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Nijerya, Azerbaycan ve Hindistan enerji bakanları da yer aldı.
Türkiye'nin Karbon Nötr Hedefleri
Bayraktar, Türkiye’nin enerji politikaları çerçevesinde arz güvenliği, uygun fiyatlar ve karbon nötr hedeflerine odaklandığını ifade etti. 2050 senesine kadar karbon nötr bir ekonomiye geçme hedefine ulaşmayı amaçladıklarını vurguladı. Bu bağlamda, ülkenin enerji dönüşüm çalışmaları ve iklim değişikliğiyle mücadelesi büyük önem arz ediyor. Bayraktar, Türkiye’nin bu hedefler doğrultusunda yasalar ve düzenlemeler yoluyla karbonsuz enerji kaynaklarını teşvik etmeye yönelik stratejiler geliştirileceğini aktardı. Ayrıca, enerji üretiminde yenilikçi yaklaşımların ve teknoloji yatırımlarının arttırılmasının gelecekte sürdürülebilir büyümeye katkıda bulunacağına inanıyor.
Yenilenebilir Enerjide Hedeflenen Büyüme
Bakan Bayraktar, Türkiye’nin yenilenebilir enerji alanındaki kapasitesinin 2035 yılına kadar dört katına çıkartılması hedeflendiğini belirtti. Güneş ve rüzgar enerjisi potansiyelinin toplamda 120 gigavata ulaşmasının planlandığını ifade etti. Bu hedef, Türkiye’nin yeşil enerji dönüşüm sürecine katkı sunma amacını desteklemektedir. Yenilenebilir enerji kaynaklarının artırılması, hem enerji bağımsızlığını pekiştirecek hem de çevre dostu uygulamaların yaygınlaşmasına zemin hazırlayacaktır. Bayraktar, bu büyümenin enerji tüketiminin çevresel etkilerini azaltacağını ve sürdürülebilir bir ekonomik kalkınma sağlayacağını da sözlerine ekledi.
Karadeniz Gazı ve Hanelerin Enerji İhtiyaçları
Karadeniz doğal gazı, Türkiye'nin enerji dönüşüm stratejisinde dikkate değer bir yer tutuyor. Bayraktar, şu anda 4 milyon haneye ulaştırılan Karadeniz gazı miktarının 2025 yılı itibarıyla iki katına çıkacağını ve 2028 yılına kadar toplamda 16 milyon haneye ulaşılması planlandığını duyurdu. Bu gelişme, Türkiye’nin enerji arz güvenliğini artırma hedeflerine önemli bir katkı sağlayacak. Ayrıca, Karadeniz gazı ile birlikte hanelerin enerji maliyetlerinde de düşüş sağlanması bekleniyor. Bu durum, halkın enerji ihtiyacını daha sürdürülebilir hale getirecek ve yaşam kalitesinin artmasına yardımcı olacaktır.
Petrol Üretiminde Yeni Anlaşmalar
Bayraktar, Türkiye’nin güneydoğusunda geleneksel olmayan yöntemler kullanarak petrol ve gaz üretimine başlanacağını açıkladı. Bu kapsamda, bazı Amerikalı şirketlerle yeni anlaşmalar yapıldığını ifade etti. Türkiye'nin yerli enerji üretimini artırma hedefi doğrultusunda yapılan bu girişimler, hem ekonomik büyümeye hem de enerji bağımsızlığına yön verecek. Bu bağlamda, devletin ve özel sektörün işbirliği ile gerçekleştirilecek projelerin, ülkenin enerji kaynaklarını daha verimli kullanma amacı taşıdığı düşünülüyor.
Enerji İşbirliği ve Bölgesel Gelişmeler
Türk enerji Bakanı Bayraktar, Türkiye’nin enerji şebekesinin Suriye ile bağlantısının sağlandığını belirtti. Bu işbirliği sayesinde Suriye’ye gaz sağlamayı ve belki de bu projeye ortak olmayı planladıklarını ifade etti. Bu durum, bölgede elektrik üretimini desteklemeye yardımcı olacak. Bayraktar, bu bağlantı ve altyapı yatırımlarının, sadece enerji değil, aynı zamanda bölgesel barış ve kalkınma açısından da önemli olduğunu vurguladı. İleriye dönük bu tür projelerin, Türkiye’nin ve komşu ülkelerin enerji güvenliğini artıracağını ve ekonomik fırsatlar sunacağını belirtti.
Türkiye'nin Avrupa'ya Enerji Taşımacılığındaki Rolü
Bayraktar ayrıca, Türkiye'nin sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) altyapısını geliştirmeyi ve bu gazı Avrupa pazarına ulaştırma hedefini de dile getirdi. Türkiye, stratejik konumunu kullanarak Avrupa enerji pazarında önemli bir rol üstlenmeyi amaçlıyor. Bu hedef, ülkenin bölgesel enerji merkezi olma vizyonunu pekiştiriyor. Geliştirilen LNG projeleri ile Türkiye, sadece kendi enerji ihtiyaçlarını karşılamakla kalmayacak, aynı zamanda Avrupa enerji güvenliğine de katkıda bulunacak. Bu bağlamda, Türkiye’nin uluslararası enerji işbirliklerini artırarak, küresel enerji dinamiklerinde daha etkin bir rol üstlenmesi bekleniyor.
